Askerlik Sonrası İşe Alınmama Tazminatı Nedir? (3 Aylık Ücret Hakkı)

Zorunlu askerlik görevi sonrası eski işinize dönmek istediniz ancak işveren sizi geri almadı mı? Bu durumda askerlik sonrası tazminat hakkınız doğabilir. İş Kanunu, askerden dönen işçiyi koruyan özel hükümler içerir. Peki, bu askerlik sonrası tazminat nedir ve ne kadar tutarındadır? Bu rehberde, 3 aylık ücret tutarındaki bu hakkınızı ve yasal süreci inceliyoruz.
Askerlik Nedeniyle İşten Ayrılma ve Kıdem Tazminatı
Öncelikle temel kuralı hatırlatalım: Bir işçi, muvazzaf askerlik (ister uzun dönem, ister bedelli askerlik) görevini yerine getirmek amacıyla iş sözleşmesini feshederse, en az bir yıllık kıdemi varsa muvazzaf askerlik kıdem tazminatı almaya hak kazanır. Bu fesih, işçi tarafından yapılmasına rağmen haklı bir neden sayıldığı için kıdem tazminatı ödenir. Feshin geçerli sayılması için, askerlik sevk belgesinin (sülüs) alınmasından sonra makul bir süre içinde işten ayrılmak ve bu nedeni işverene bildirmek gerekir.
İşverenin Askerlik Dönüşü İşe Alma Yükümlülüğü (İş Kanunu Madde 31)
İş Kanunu’nun 31. maddesi, sadece kıdem tazminatını değil, askerlik sonrası işe dönüş hakkını da güvence altına alır. Kanuna göre:
- Askerlik veya kanundan doğan başka bir ödev nedeniyle işten ayrılan işçi, bu ödevin sona ermesinden itibaren iki ay içinde işverene başvurursa,
- İşveren, bu işçiyi eski işine veya benzer koşullardaki boş bir pozisyona almak zorundadır.
- Eğer o an boş pozisyon yoksa, boşalacak ilk işe başka isteklilere göre öncelik tanımalıdır.
Bu yükümlülük, işverenin işe alım konusundaki serbestisini sınırlar ve askerlik dönüşü işe başlama süresi olan 2 aylık başvuru hakkını korur.
Boş Yer Varsa Derhal, Yoksa İlk İşe Alma Zorunluluğu
İş Kanunu Madde 31, işverenin yükümlülüğünü daha da somutlaştırır. Yargıtay 22. Hukuk Dairesi’nin E. 2017/11884 K. 2020/8226 sayılı kararında da vurgulandığı gibi, kanun metni şöyledir: “…işveren bunları eski işleri veya benzeri işlerde boş yer varsa derhal, yoksa boşalacak ilk işe başka isteklilere tercih ederek, o andaki şartlarla işe almak zorundadır.”
Bu ne anlama gelir?
- Eğer işçi başvurduğu anda, onun eski işine veya benzer nitelikte bir pozisyona uygun boş bir kadro varsa, işveren hiç beklemeden işçiyi işe almak zorundadır.
- Eğer o an boş bir yer yoksa, işveren “yer yok” diyerek yükümlülükten kurtulamaz. O işyerinde, işçinin niteliklerine uygun ilk boşalacak pozisyona, başka herhangi bir adaydan önce o işçiyi almak zorundadır. “O andaki şartlarla” ifadesi, işe alınacak pozisyonun güncel maaş ve çalışma koşullarının geçerli olacağını belirtir.
Askerlik Sonrası Tazminat ve Başvuru Süresi (2 Ay Kuralı)
İşçinin, İş Kanunu Madde 31’de düzenlenen işe geri alınma hakkından faydalanabilmesi için uyması gereken çok önemli bir süre şartı vardır. Kanuna göre, işçi askerlik veya kanuni ödevinin sona ermesinden başlayarak iki ay içinde işverene işe girme isteğini bildirmelidir. Bu iki aylık süre hak düşürücüdür; yani bu süre içinde başvuru yapmayan işçi, işe alınmama tazminatı hakkını kaybeder.
Yargıtay Kararı da Süreyi Vurguluyor: Yargıtay 22. Hukuk Dairesi’nin E. 2017/11884 K. 2020/8226 sayılı ve 30.06.2020 tarihli kararı da bu sürenin önemini teyit etmektedir. Kararda, askerlik dönüşü 30.06.2014 tarihinde (yani 2 ay içinde) işe alınma talebinde bulunan davacının başvurusunun süresinde olduğu kabul edilmiştir. Bu karar aynı zamanda, asıl işverenin de alt işverenin bu yükümlülüğünden müştereken sorumlu olduğunu, işçinin başvuru anında fiilen çalışmıyor olmasının bu sorumluluğu ortadan kaldırmadığını netleştirmiştir. Dolayısıyla, 2 aylık süre içinde yapılan başvuru hem alt işvereni hem de asıl işvereni bağlar.
Askerlik Sonrası Tazminat: İşe Almama Durumunda Ödenecek Tazminat
Peki, işveren İş Kanunu Madde 31‘deki bu açık yükümlülüğe uymaz ve askerden dönen işçiyi haklı bir gerekçe olmaksızın işe almazsa ne olur? İşte bu durumda, işveren işçiye özel bir tazminat ödemek zorunda kalır.
- Tazminat Miktarı: İşverenin, işe almadığı işçiye ödemesi gereken tazminat, işçinin üç aylık ücreti tutarındadır. Bu hesaplamada işçinin en son aldığı giydirilmiş brüt ücreti değil, net ücreti esas alınır.
- Tazminatın Niteliği: Bu, bir kıdem veya ihbar tazminatı değildir. Bu, işverenin yasal işe alma yükümlülüğünü ihlal etmesinin cezası niteliğinde, özel bir askerden döneni işe almama cezası‘dır.
Emsal Yargıtay Kararı: Askerlik Sonrası Tazminat Hakkı
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, askerlik sonrası işe başlatılmayan işçinin bu tazminat hakkını net bir şekilde teyit etmiştir. Dairenin E. 2009/38976 K. 2012/2849 sayılı ve 02.02.2012 tarihli kararında özetle; askerlik hizmeti sonrası işe alınmayan davacının, diğer alacaklarının yanı sıra “askerlik sonrası işe başlatmama tazminatı” da talep ettiği belirtilmiştir. Yerel mahkeme, İş Kanunu’nda bu konuda hüküm bulunmadığı gibi hatalı bir gerekçeyle bu talebi reddetmiştir.
Yargıtay ise bu kararı bozarken, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 31. maddesinin son fıkrasına atıfta bulunmuş ve “…işveren iş sözleşmesi yapma yükümlülüğünü yerine getirmezse, işe alınma isteğinde bulunan eski işçiye üç aylık ücret tutarında tazminat öder.” hükmünü hatırlatmıştır. Yargıtay, mahkemenin bu açık kanun hükmünü dikkate almamasını ve talebi hatalı gerekçeyle reddetmesini hukuka aykırı bulmuştur. Bu karar, askerlik sonrası işe alınmama tazminatının, diğer işçilik alacaklarından bağımsız ve yasal bir hak olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.
Dikkat: İşe İade Davası Açılamaz!
Askerlik sonrası işe alınmama durumunda işçinin askerlik sonrası işe iade davası açma hakkı bulunmamaktadır. Çünkü ortada işveren tarafından yapılmış haksız bir fesih yoktur; iş sözleşmesi zaten askerlik nedeniyle (işçi tarafından haklı nedenle) sona ermiştir. İşverenin ihlal ettiği yükümlülük, mevcut bir sözleşmeyi haksız yere bitirmek değil, sona ermiş bir sözleşme sonrası işçiyi geri alma yükümlülüğüdür. Bu nedenle, işçinin tek talep hakkı, yukarıda belirtilen 3 aylık ücret tutarında tazminat alacağıdır.
Emsal Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı: Neden İşe İade Değil, Tazminat?
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, askerlik dönüşü işe alınmayan işçinin neden işe iade davası açamayacağını, E. 2015/1608 K. 2018/448 sayılı ve 07.03.2018 tarihli kararında net bir şekilde açıklamıştır. Kararda özetle şu hususlar vurgulanmıştır:
- İş Sözleşmesi Sona Ermiştir: İşçi, askerlik nedeniyle işten ayrıldığında ve kıdem tazminatını aldığında, iş sözleşmesi sona ermiştir. Askıda değildir.
- Yeni Bir Yükümlülük Doğar: İş Kanunu’nun 31/4. maddesi, işverene, mevcut bir sözleşmeyi haksız yere feshetmeme değil, sona ermiş bir ilişkiden sonra belirli şartlarda yeni bir iş sözleşmesi yapma yükümlülüğü getirir.
- Yaptırım Tazminattır: Kanun, bu yeni sözleşme yapma yükümlülüğünün ihlal edilmesinin yaptırımını açıkça “üç aylık ücret tutarında tazminat” olarak belirlemiştir. İşçiye işe iade gibi bir hak tanımamıştır.
- Tespit Davası da Açılamaz: Mahkeme, işçinin “işe iade” talebini, “işe alınmamanın hukuka aykırılığının tespiti” olarak yorumlayamaz. Çünkü işçinin hukuki yararı, doğrudan 3 aylık tazminatı talep eden bir “eda davası” açmaktır; sadece bir tespit kararı almakta değildir.
Bu karar, askerlik sonrası işe alınmama durumunda işçinin başvurabileceği tek yolun 3 aylık tazminat alacağı davası olduğunu kesin bir dille ortaya koymaktadır.
Askere Giderken Kıdem Tazminatım Ödenmediyse?
İşçinin, askere giderken kıdem tazminatını almamış olması, bu hakkının kaybolduğu anlamına gelmez. Kıdem tazminatı alacağı, askerlik nedeniyle iş sözleşmesinin feshedildiği tarihte doğmuştur ve 5 yıllık zamanaşımı süresi içinde her zaman talep edilebilir.
Bu durumda, eğer işveren askerlik dönüşü işçiyi işe başlatmazsa, işçinin iki ayrı ve bağımsız talep hakkı bulunur:
- Geçmiş Döneme Ait Ödenmemiş Kıdem Tazminatı: Askere giderken hak ettiği ancak ödenmeyen kıdem tazminatı.
- İşe Başlatmama Tazminatı (3 Aylık Ücret): İşverenin İş Kanunu Madde 31’deki yükümlülüğünü ihlal etmesi nedeniyle doğan özel tazminat.
Yani, askere giderken kıdem tazminatı ödenmemiş bir işçi, işe başlatılmaması halinde her iki tazminatı da birlikte talep edebilir.
Sözleşmenin Askıya Alınması Farklı Bir Durumdur
Eğer işçi ve işveren, askerlik süresince iş sözleşmesinin feshedilmeyip sadece “askıya alınması” konusunda açıkça ve yazılı olarak anlaşmışlarsa, durum farklıdır. Bu durumda iş sözleşmesi devam ettiği için, askerlik dönüşü işe başlatılmama hali “haksız fesih” anlamına gelir ve işçi hem kıdem/ihbar tazminatını hem de (şartları varsa) işe iade davası açma hakkını kullanabilir. Ancak askıya alma, Yargıtay kararlarına göre çok istisnai bir durumdur ve net bir yazılı anlaşma gerektirir.
Bu Süreçlerde Avukat Desteğinin Önemi
Askerlik sonrası işe alınmama tazminatı, uygulamada işverenlerin göz ardı ettiği veya yanlış hesapladığı bir haktır. Bir Ankara iş hukuku avukatı, bu süreçte işverene karşı ihtarname göndermekten, tazminat alacağınızın doğru hesaplanmasına ve dava yoluyla tahsiline kadar her aşamada yanınızda olur. Öden Hukuk, anayasal göreviniz sonrası yaşayabileceğiniz mağduriyetleri önlemek için buradadır.

