Sigorta primlerinin gerçek ücret üzerinden gösterilmemesi, işçi açısından fesih sebebi mi?
Sigorta primlerinin gerçek ücret üzerinden gösterilmemesi, işçi açısından haklı nedenle fesih nedeni olup, diğer koşulları da sağladığı takdirde işçinin kıdem tazminatına hak kazanmasını sağlar. Konu ile ilgili Yargıtay kararı aşağıda paylaşılmıştır.
İş Hukuku ile ilgili emsal kararlar; Sigorta primlerinin gerçek ücret üzerinden gösterilmemesi, işçi açısından fesih sebebi mi?
Öden Hukuk Bürosu – Bilgi ve Randevu için
- Reşit Galip Cd. Gölgeli Sk. No:12/2 Çankaya Ankara
- +90 506 433 91 42
- bilgi@odenhukuk.com
Yargıtay
Dairesi: 9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/31757
Karar No: 2014/32099
Karar Tarihi: 03.11.2014
Dairemizin “İşçinin, imza inkarı bulunmayan 03.09.2007 tarihli istifa dilekçesinde sebep göstermeksizin 28.09.2007 tarihinde işten ayrılacağını bildirdiği ve davacı tanığının davacının iş yerinden memnun kalmadığı için kendi isteği ile işten ayrıldığını beyan ettiği, 28.09.2007 tarihinde davalı işyerinden ayrılan davacı işçinin 01.10.2007 tarihinde başka bir iş yeri sicil numarasından çalışmasının da bildirilmesi dikkate alındığında işçinin ihtarının sebepsiz feshi haklı kılmaya
yönelik olduğu, kıdem tazminatı talebinin reddi ile davalı-karşı davacı işveren lehine ihbar tazminatına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde sonuca gidilmesi hatalı olduğu” gerekçesi ile verilen karara karşı yerel mahkemece “davacının istifa dilekçesinde sigorta primlerinin gerçek ücret üzerinden gösterilmediğini bir kısım işçilik alacaklarının ödenmediğini bu nedenle iş sözleşmesini fesih ettiğini açıkça beyan ettiği, davacının sigorta primlerinin eksik bildirildiği ve bir kısım işçilik alacaklarının ödenmediğinin ortaya çıkardığı, 4857 Sayılı Yasa’nın 24/2-e maddesine göre anılan hususlar işçi açısından haklı fesih sebebi teşkil ettiği, istifa belgesindeki ifadenin genel bir içerik taşımasının işçinin dava dilekçesinde somut sebepleri belirtmesine engel teşkil etmeyeceği ve bunda hukuka aykırı bir yön bulunmadığı” gerekçesi ile direnilmiş olup, emsal aynı nitelikte geçen dosyada dikkate alındığında direnmenin doğru olduğu, yerel mahkemesince bu hususun düzeltildiği anlaşıldığından, dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı karşı davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun geçici ek ikinci maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine 03.11.2014 tarihinde oy birliği ile karar verildi.