ARABULUCULUK NEDİR?
ARABULUCULUK NEDİR?
Hukukumuza 07/06/2012 tarihli Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ile girmiş bulunan Arabuluculuk müessesi, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği hukuk uyuşmazlıklarında, yargılama yoluna gitmeden, barışçıl yöntemlerle aralarındaki çatışmayı çözmesini amaçlayan bir çözüm yoludur. Örnek olarak boşanma davaları, ceza yargılaması yani kısaca tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyeceği davalar arabuluculuğa uygun değildir. Arabulcuuyu taraflar kendileri seçerler. Arabuluculukta, tarafların sürece katılımı tamamen gönüllü olup, istedikleri zaman da süreci sonlandırma hakkına sahiptirler. Taraflar dava açılmadan önce arabulucuya başvurabilecekleri gibi yargılama sırasında dahi arabulucuya başvurabilirler. Tarafların yargılama sırasında arabulucuya başvuracaklarını beyan etmeleri üzerine yargılama ertelenir. Arabuluculukta görüşmeler, tarafların birbirlerine sunduğu teklifler, düzenlenen ve sunulan belgeler ve tüm bu süreçte paylaşılan bilgiler gizlidir ve sürecin gizliliği kanun tarafından korunmaktadır. Gizliliği ihlal etmenin de cezai yaptırımları bulunmaktadır. Kanun koyucunun sürecin gizliliğine önem vermesinin sebebi, tarafların sorunu çözmek için yaptığı görüşme ve teklifler konusunda kendilerini rahat hissetmelerinin sağlanmasıdır. Arabulucu bir yargıç değildir. Bu süreçte taraflar kendi kararlarını tamamen kendileri vermektedir. Arabulucunun karar verme gibi bir yetkisi olmadığı gibi, taraflara hukuki tavsiye ve telkinde bulunma gibi bir yetkisi de bulunmamaktadır. Taraflar bu süreçte tamamen eşit haklara sahiptirler. Arabulucu tarafları bir araya getirerek, aralarındaki sorunu çözmeye yardımcı olmakta ve bunu yaparken de kanunlarla belirlenen usullere ve kurallara uymaktadır. Taraflar, bu süreçte anlaşmak zorunda değildir. İstedikleri zaman da süreci sonlandırmakta özgürdürler. Arabuluculukta çözüme kavuşan bir konu hakkında tekrar dava açılamamaktadır. Üzerinde anlaşılan konu hakkında tutulan son tutanak da adeta bir mahkeme kararıymış gibi doğrudan icra edilebilmektedir.
Bazı davalarda, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve diğer kanunlarda, dava açmadan önce arabulucuya başvurulması dava şartı haline getirilmiştir. Yani arabulucuya başvurmadan açılan dava, usulden reddedilmektedir.
HANGİ DAVALARDA ARABULUCUYA BAŞVURMAK ZORUNLUDUR?
a) Kiralanan taşınmazların 2004 sayılı Kanuna göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine
ilişkin hükümler hariç olmak üzere, kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıklar.
b) Taşınır ve taşınmazların paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin
uyuşmazlıklar.
c) 23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklanan
uyuşmazlıklar.
ç) Komşu hakkından kaynaklanan uyuşmazlıklar,
d) Kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine
dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan
davalarda, bu alacak ve tazminatla ilgili itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davaları hakkında
e) Ticari davalardan, konusu bir miktar para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında,
f) Tüketici mahkemelerinin görev alanına giren uyuşmazlıklardan, Tüketici Hakem Heyeti görevi kapsamında olan uyuşmazlıklar, Tüketici hakem heyeti kararlarına yapılan itirazlar, TKHK 73 ve 74. maddesinde belirtilen davalar, Tüketici işlemi mahiyetinde olan ve taşınmazın aynından doğan uyuşmazlıklar dışında kalan uyuşmazlıklar.
Yukarıda belirtilen davalarda, dava açmadan önce Arabulucuya başvurmak bir dava şartıdır.
DAVA AÇMADAN ÖNCE ARABULUCUYA BAŞVURULMAZSA NE OLUR?
HUAK 18/A maddesine göre yukarıda belirtilen davalarda, dava açmadan önce arabulucuya başvurmak dava şartıdır. Davacı, anlaşmamaya dair son tutanağın aslını veya onaylı suretini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Eklenmediği takdirde, mahkeme tarafından bir haftalık kesin süre verilerek arabulucu son tutanak aslı veya onaylı suretinin dosyaya sunulması, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği davacıya ihtar edilir. Son tutanak sunulmadığı takdirde dava usulden reddedilir.
ARABULUCUYA NASIL BAŞVURULUR?
Arabulucuya bulunduğunuz şehirdeki adliyelerde bulunan Arabuluculuk Bürolarından form doldurarak başvurabilirsiniz. Başvuru formunda şunların bildirilmesi gerekir;
Başvuru Yapan Tarafların Bilgileri:
- Ad ve soyadı
- T.C. kimlik numarası veya pasaport numarası
- İletişim bilgileri (telefon numarası, e-posta adresi, vb.)
- Başvuru Konusu:
- Arabuluculuk sürecinin hangi konuda başlatıldığı
- Uyuşmazlığın taraflar arasındaki detayları (örneğin, alacak verecek uyuşmazlığı, işçi işveren anlaşmazlığı, vb.)
- Başvuru tutanağını başvuru yapan tarafların imzalaması gerekmektedir
başvurucunun taleplerinin neler olduğu somutlaştırılmalıdır.
ARABULUCUYA BAŞVURMAK ÜCRETLİ MİDİR?
Arabulucu başvurusu ücretsizdir. Başvuruda, başvurandan harç, masraf vs. talep edilmemektedir.
ARABULUCU TOPLANTISINA KATILMAZSANI NE OLUR?
Taraflardan biri toplantıya katılmazsa, arabuluculuk süreci sonlandırılır. HUAK 18/A – 11 maddesine göre toplantıya katılmayan taraf, dava neticesinde haklı çıksa bile, yargılama giderlerinin ve arabulucu ücretinin tamamından sorumlu olur. Ayrıca bu taraf lehine de vekalet ücretine hükmedilmez.
ARABULUCULUK SÜRECİ SONUNDA ANLAŞMAYA VARILIRSA NE OLUR?
Arabuluculuk süreci sonunda anlaşmaya varıldığı takdirde, anlaşma düzenlenen bir anlaşma belgesiyle imza altına alınır. Arabulucu tutanağı, arabuluculuk sürecinin sonucunda taraflar arasında varılan anlaşmanın yazılı bir belgesidir. Arabulucu tutanağı genellikle arabulucu tarafından hazırlanır ve tarafların imzalarını içerir. Bu tutanak, arabuluculuk sürecindeki tarafların iradesini yansıtan bir belge olarak kabul edilir. Varılan anlaşmanın icrası için icra edilebilirlik şerhi alınması gerekir. İcra edilebilirlik şerhi, bir belgenin mahkeme kararı veya icra müdürlüğü tarafından yasal olarak tanınmasını sağlayan bir işlemdir. Arabulucu tutanağı, arabuluculuk sürecinde taraflar arasında sağlanan anlaşmayı gösterir ancak doğrudan icra edilebilirlik sağlamaz. Taraflar ve avukatları ile arabulucunun, ticari uyuşmazlıklar bakımından ise avukatlar ile arabulucunun birlikte imzaladıkları anlaşma belgesi, icra edilebilirlik şerhi aranmaksızın ilam niteliğinde belge sayılır. Yani tarafların kendisi ve avukatları ile birlikte imzaladıkları anlaşma belgesine icra edilebilirlik şerhi alınmasına gerek yoktur. Ticari uyuşmazlıklarda ise taraf avukatları ve arabulucunun anlaşma belgesini imzalaması, icra edilebilirlik şerhi alınmaksızın ilamlı icra takibine konu edilmesi için yeterlidir. HUAK 18. maddesine göre tarafların arabuluculuk süreci sonunda anlaşmaya varmaları halinde, üzerinde anlaşılan hususlar hakkında taraflarca dava açılamaz.
ARABULUCULUK SÜRECİ SONUNDA ANLAŞMAYA VARILAMAZSA NE OLUR?
Arabuluculuk süreci sonunda anlaşmaya varılamadığı takdirde, başvurucu taraf davasını açabilir.